Prof. Dr. Kürşat Şahin Yıldırımer
Psikoloji; İletişim, İlişkiler
Prof. Dr. Kürşat Şahin Yıldırımer
Psikoloji; İletişim, İlişkiler
Blog & Duyurular

Zihnin İçinde Kaybolmak: Dissosiyatif Bozukluklar ve Derinlikleri

9 Mayıs 2025
Zihnin İçinde Kaybolmak: Dissosiyatif Bozukluklar ve Derinlikleri

Dissosiyatif bozukluklar, bireyin bilinç, hafıza, kimlik, duygu, algı ve çevreyle olan bağlarını geçici veya kalıcı olarak koparan ciddi psikiyatrik durumlar arasında yer alır. Günlük yaşamda zaman zaman hepimiz “kendimizi kaybetmiş gibi” hissedebiliriz; ancak dissosiyatif bozukluklarda bu hissiyat sıradan bir unutkanlıktan çok daha ötedir. Bu yazıda, dissosiyatif bozuklukların (dissosiyasyon) temel özelliklerini, alt tiplerini, oluş mekanizmalarını ve psikolojik tedavi yaklaşımlarını ele alacağız.

Dissosiyasyon Nedir?

Dissosiyasyon, kişinin normalde bütünleşik olarak işlev gören zihinsel işlevlerinin—bellek, bilinç, kimlik, duygular—kopukluk yaşamasıdır. Bu kopukluk, bireyin kendisini gerçek dışı hissetmesine, geçmişi hatırlayamamasına veya kendi bedeninden uzaklaşmış gibi hissetmesine neden olabilir.

Dissosiyatif Bozukluklar ve Sınıflandırılması

DSM-5’e göre dissosiyatif bozukluklar aşağıdaki başlıklar altında sınıflanır:

Dissosiyatif BozuklukTanım
Dissosiyatif AmneziKişinin önemli otobiyografik bilgileri hatırlayamaması
Dissosiyatif FügAmneziye seyahat ve kimlik değişikliği gibi davranışların eşlik etmesi
Derealizasyon/Depersonalizasyon BozukluğuGerçek dışı algılar, kendinden veya çevreden yabancılaşma
Dissosiyatif Kimlik Bozukluğu (DKB)Birden fazla kimliğin varlığı ve kimlikler arasında geçiş
Belirlenmemiş Dissosiyatif BozuklukTanımlanmış bozukluklara uymayan, ama belirgin dissosiyatif özellikler taşıyan durumlar

Dissosiyatif Bozuklukların Etiyolojisi

Dissosiyatif bozukluklar en güçlü risk faktörü çocukluk döneminde yaşanan travmalardır. Özellikle cinsel, fiziksel ve duygusal istismarlar ile erken yaşta ihmale uğrama, bu bozuklukların gelişiminde belirleyicidir. Birey, aşırı stresle başa çıkabilmek için zihinsel olarak “ayrışma” yoluna gider ve bu süreç kronikleştiğinde patolojik dissosiyasyon gelişebilir. Bkz: OKB (Obsesif Kompulsif Bozukluk): Tanımı, Çeşitleri ve Çözüm Yöntemleri

Diğer Risk Faktörleri:

  • Aile içi şiddet ve istikrarsız ebeveynlik
  • Zihinsel hastalık öyküsü (ailede veya bireyde)
  • Psikolojik dayanıklılığın düşük olması
  • Zorlayıcı yaşam olayları (kayıp, doğal afetler, savaş)

Klinik Özellikler ve Tanı

Dissosiyatif bozukluklar heterojen klinik tablolarla karşımıza çıkar. En sık görülen belirtiler arasında şunlar bulunur:

Belirtiler Listesi:

  • Hafıza kayıpları (özellikle kişisel bilgilerle ilgili)
  • Zaman kaybı yaşama
  • Başka bir kişilik ya da kimlikle konuşma/davranma
  • Gerçek dışılık hissi
  • Kendi bedeninden kopmuş gibi hissetme
  • Kendini bir filmde izliyormuş gibi algılama
  • Otomatize hareketler ve eylemler
  • Flashback’ler, dissosiyatif krizler

Tanı konulurken mutlaka organik nedenler dışlanmalı, epilepsi, beyin tümörleri veya madde kullanımı gibi faktörler araştırılmalıdır. Dissosiyatif bozuklukların tanısında DIS-Q, DES (Dissociative Experiences Scale) ve SCID-D (Structured Clinical Interview for DSM Dissociative Disorders) gibi ölçekler kullanılabilir.

Dissosiyatif bozukluklar, bireyin bilinç, hafıza, kimlik, duygu, algı ve çevreyle olan bağlarını geçici veya kalıcı olarak koparan ciddi psikiyatrik durumlar arasında yer alır. Günlük yaşamda zaman zaman hepimiz “kendimizi kaybetmiş gibi” hissedebiliriz; ancak dissosiyatif bozukluklarda bu hissiyat sıradan bir unutkanlıktan çok daha ötedir. Bu yazıda, dissosiyatif bozuklukların (dissosiyasyon) temel özelliklerini, alt tiplerini, oluş mekanizmalarını ve psikolojik tedavi yaklaşımlarını ele alacağız.

Dissosiyatif Kimlik Bozukluğu (DKB) Üzerine Derinleşme

DKB, dissosiyatif bozuklukların en karmaşık ve tartışmalı formudur. Bireyin içinde birden fazla kimlik veya kişilik parçası bulunur ve bu kimlikler arasında geçiş yaşanabilir. Kimliklerin her biri farklı adlar, ses tonları, konuşma biçimleri ve davranış örüntülerine sahip olabilir. Geçişler sırasında birey zaman zaman olanları hatırlamaz.

DKB hastalarının çoğu, ağır istismar öyküsüne sahiptir ve tedavi süreci genellikle uzun, karmaşık ve çok katmanlıdır.

Psikolojik Tedavi Yaklaşımları

Dissosiyatif bozuklukların tedavisinde farmakolojik müdahale ikincil düzeyde olup asıl yük psikoterapötik çalışmalara aittir. Bkz: Pozitif Psikoloji ile Zihinsel Güçlenme

1. Travma Odaklı Bilişsel Davranışçı Terapi (TF-CBT)

Travma sonrası gelişen dissosiyatif semptomların düzenlenmesinde kullanılan bu terapi, travmatik anıların güvenli bir biçimde işlenmesini hedefler. Danışan, travmayı yeniden yapılandırırken kendine dair algısını da sağlıklı hale getirir.

2. EMDR (Eye Movement Desensitization and Reprocessing)

Özellikle travmatik anıların işlenmesinde kullanılan bu yöntem, göz hareketleri yoluyla bireyin travmayla ilişkili duygusal yükünü azaltmasına yardımcı olur. Dissosiyatif amnezi ve DKB gibi durumlarda, anıların yeniden bütünleştirilmesini kolaylaştırır.

3. Psikodinamik Terapi

Bilinçdışı çatışmaların ortaya çıkarılması ve kişiliğin entegrasyonu üzerine kurulu olan bu yaklaşım, özellikle DKB’de uzun süreli tedavi modeli olarak kullanılır.

4. Destekleyici Psikoterapi

Danışanın günlük yaşam becerilerini artırmayı, kriz yönetimini öğretmeyi ve ego güçlendirmesini amaçlar. Akut kriz dönemlerinde tercih edilir.

5. Hipnoterapi

Dissosiyatif kimlikler arası geçişleri azaltmak ve bastırılmış anıları yüzeye çıkarmak amacıyla uygulanır. Ancak dikkatli ve uzman kişilerce uygulanmalıdır.

Dissosiyatif Bozukluklarla Yaşamak

Dissosiyatif bozukluklarla yaşamak, kişinin günlük yaşam kalitesini ciddi biçimde etkileyebilir. İşlevsellik kaybı, sosyal ilişkilerde bozulmalar, akademik ve mesleki başarıda düşüş sıkça görülür. Ancak uygun psikoterapi ve destekle, bu bireyler işlevselliklerini yeniden kazanabilirler.

Toplumda bu bireylerin yaşadığı damgalanmanın azaltılması, travma bilincinin artırılması ve ruh sağlığı hizmetlerine erişimin kolaylaştırılması önemlidir. Özellikle çocukluk travmaları ile başa çıkamayan bireylerin erken dönemde fark edilmesi ve desteklenmesi, ileride gelişebilecek dissosiyatif bozuklukların önüne geçebilir. Bkz: Travma Terapisi Nedir? Derin Yaraları İyileştirme Süreci

Sonuç

Dissosiyatif bozukluklar, görünmeyen ama hayatı kökten etkileyen ruhsal labirentlerdir. Bu labirentlerde kaybolan bireyler için bilimsel temelli, güvene dayalı ve şefkatli bir yaklaşım en etkili tedavi aracıdır. Travma ile başa çıkmak kolay değildir, ancak doğru destek ile kimliğin yeniden bütünleştirilmesi mümkündür.

Ancak, bu yaklaşımlar bireysel olarak değil, uzman bir hekim kontrolünde ve yönlendirilmesiyle uygulanmalıdır. Psikolojik destek çalışmaları yalnızca alanında uzmanlaşmış klinik psikologlar tarafından yürütülmeli, fizyolojik yöntemler ise ilgili sağlık profesyonellerinin önerileri doğrultusunda değerlendirilmelidir.

Kaynakça:

  1. American Psychiatric Association. Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders (DSM-5), 5th ed. Washington, DC: APA Publishing; 2013.
  2. Spiegel D, Loewenstein RJ, Lewis-Fernández R, et al. Dissociative disorders in DSM-5. Depress Anxiety. 2011.
  3. Sar V, Akyüz G, Doğan O. Prevalence of dissociative disorders among women in the general population. Psychiatry Res. 2007.
  4. Van der Hart O, Nijenhuis ERS, Steele K. The Haunted Self: Structural Dissociation and the Treatment of Chronic Traumatization. New York: Norton; 2006.
  5. Şar V. Dissosiyatif bozukluklar ve Türkiye’de psikiyatrik epidemiyoloji. Anadolu Psikiyatri Dergisi. 2004.