Prof. Dr. Kürşat Şahin Yıldırımer
Psikoloji; İletişim, İlişkiler
Prof. Dr. Kürşat Şahin Yıldırımer
Psikoloji; İletişim, İlişkiler
Blog & Duyurular

Obsesif Kompulsif Bozukluk Belirtileri: EMDR ile Yeni Umutlar

7 Ağustos 2025
Obsesif Kompulsif Bozukluk Belirtileri: EMDR ile Yeni Umutlar

Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB), günümüzde en yaygın görülen psikolojik rahatsızlıklar arasında yer almaktadır. Bu durum, kişilerin günlük yaşamlarını ciddi şekilde etkileyen takıntılı düşünceler ve zorlanma davranışlarıyla karakterize edilir. Son yıllarda, bu bozukluğa yönelik alternatif yaklaşımlar arasında Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme (EMDR) terapisi umut verici sonuçlar göstermektedir.

Obsesif Kompulsif Bozukluğun Temel Özellikleri

OKB, obsesyonlar ve kompulsiyonlar olmak üzere iki ana bileşenden oluşur. Obsesyonlar, kişinin zihninden uzaklaştıramadığı, kontrolü altına alamadığı, çoğu zaman tehdit edici, ısrarcı ve tekrarlayıcı düşünceler olarak tanımlanır. Kompulsiyonlar ise, çoğu zaman obsesyona tepki olarak ortaya çıkan davranışlardır.

En sık görülen obsesif düşünceler şunlardır:

  • Kirlilik ve kontaminasyon korkuları
  • Güvenlik endişeleri (kapı, elektrik kontrolü)
  • Düzen ve simetri ile ilgili takıntılar
  • Dini veya ahlaki içerikli düşünceler
  • Zarar verme korkuları

Yaygın kompulsif davranışlar ise:

  • Aşırı el yıkama ve temizlik
  • Tekrarlayıcı kontrol etme
  • Sayma ve düzenleme ritüelleri
  • Biriktirme davranışları
  • Zihinsel ritüeller

EMDR Terapisinin OKB’ye Yaklaşımı

EMDR terapisi, 1987 yılında Dr. Francine Shapiro tarafından geliştirilen ve başlangıçta travma sonrası stres bozukluğu için kullanılan bir yöntemdir. Bu yaklaşım, Adaptif Bilgi İşleme Modeli‘ne dayanmaktadır. Bu modele göre, beyin fizyolojik temelli bir sistemle her yeni deneyim aracılığıyla kendisine ulaşan bilgiyi işler ve işlevsel hale getirir.

EMDR’nin OKB’deki Çalışma Mekanizması

EMDR teorisinin temelinde, uygun olmayan bir şekilde depolanan anıların bireyde gelecek yıllarda işlevsel olmayan düşüncelere ve kendilik algısında olumsuz değerlendirmelere sebep olabileceği görüşü yer alır. Çocukluk döneminde yaşanan travmatik yaşam olayları ve paralelinde oluşan olumsuz düşüncelerin işlenmesi, bu terapide ele alınan temel konulardır.

OKB belirtilerinin oluşumunda, yaşanılan travmatik olaylar önemli bir rol oynayabilir. Araştırmalar, OKB’li bireylerde genel popülasyona kıyasla daha yüksek travma öyküsü olduğunu göstermektedir. Bu durumda EMDR, kişinin takıntılı davranışlarına neden olan travmatik yaşantıları tespit ederek beynin bilgi işleme süreçlerini çift yönlü uyarım ile yeniden harekete geçirir.

EMDR Terapisinin Aşamaları ve OKB Uygulaması

EMDR terapisi 8 aşamalı bir protokol içerir:

1. Öykü Alma Aşaması

Danışanın geçmişte var olan problemleri, EMDR terapiye uygunluğunun değerlendirilmesi ve planlaması yapılır.

2. Hazırlık Aşaması

Danışana terapi süreci ile ilgili eğitim verilir, duyarsızlaştırma yöntemi seçilir ve sakinleştirme teknikleri öğretilir.

3. Değerlendirme Aşaması

Çalışılacak hedef anı belirlenerek olumlu ve olumsuz inançlar, tetikleyiciler ve beden duyumları alınır.

4. Duyarsızlaştırma Aşaması

İşlenmemiş olumsuz anının çift yönlü uyarım yolu ile beynin her iki kısmına da işlenmesi sağlanır.

5-8. Yerleştirme, Beden Tarama, Tamamlama ve Yeniden Değerlendirme

Olumlu inançların yerleştirilmesi, bedensel duyumların kontrol edilmesi ve sürecin değerlendirilmesi yapılır.

Bilimsel Araştırmalar ve Bulgular

Uluslararası Çalışmalar

Marsden ve arkadaşlarının 2018 yılında yaptığı randomize kontrollü çalışma, 55 OKB hastasında EMDR ile Bilişsel Davranışçı Terapi’yi karşılaştırmıştır. Sonuçlar, her iki yaklaşımın da OKB belirtilerini önemli ölçüde azalttığını ve altı aylık takipte bu iyileşmenin sürdüğünü göstermiştir.

Nazari ve arkadaşlarının 2011 tarihli çalışması, 90 OKB hastasında EMDR’yi ilaç yaklaşımı ile karşılaştırmış ve EMDR’nin daha üstün sonuçlar verdiğini ortaya koymuştur.

Türkiye’den Bulgular

Cengiz ve Peker’in 2020 yılında yayınladığı olgu sunumu, 22 yaşındaki bir üniversite öğrencisinde EMDR uygulamasının etkinliğini göstermiştir. Yedi seans süren terapi süreci sonrasında bireydeki iyileşme süreci ele alınmış, yapılan kontrol seansında bireyde yaşanan sorunlarda azalma olduğu, kendini daha huzurlu hissettiği belirtilmiştir.

Vaka Çalışmaları ve Sonuçları

Literatürdeki dokuz çalışmanın değerlendirildiği bir inceleme, tüm çalışmaların Yale-Brown Obsesif-Kompulsif Ölçeği (Y-BOCS) puanlarında önemli azalmalar gösterdiğini ortaya koymuştur. Altı çalışma ağır veya aşırı seviyede OKB belirtileri olan hastalarla yapılmış ve neredeyse tümünde hafif seviyeye düşme gözlenmiştir.

EMDR ve Geleneksel Yaklaşımların Karşılaştırılması

Maruz Bırakma ve Tepki Önleme (ERP) ile Karşılaştırma

Geleneksel olarak OKB için “altın standart” kabul edilen ERP yaklaşımı, hastaların %25’inin çalışmayı bırakması nedeniyle sınırlılıklar taşır. EMDR, bu durumda alternatif bir seçenek olarak öne çıkmaktadır.

Kombine Yaklaşımlar

2020 tarihli bir çalışma, travmatik deneyimleri olan OKB hastalarında ERP ile EMDR’nin birlikte kullanılmasının, sadece ERP kullanılmasından daha etkili olduğunu göstermiştir.

EMDR’nin Avantajları ve Özellikleri

Hızlı Etki

EMDR terapisi genellikle 4-6 seans arasında sonuçlar verir, bazı durumlarda tek seans bile yeterli olabilir.

Yaş Sınırı Yok

Çocuklar, ergenler ve yetişkinlere uygulanabilir. Özellikle çocuklar ve ergenlerde daha hızlı cevap verir.

Kalıcı Sonuçlar

Travmatik anıların olumsuz etkilerinin duyarsızlaştırılması ve olumlu duyguların yeniden işlenmesiyle kalıcı iyileşme sağlanır.

Yan Etki Profili

Doğru uygulandığında minimal yan etkiye sahiptir ve non-invaziv bir yaklaşımdır.

Farklı OKB Protokolleri

Marr’ın Uyarlanmış EMDR Fobi Protokolü

Bu protokol, geçmiş travmalarla başlamak yerine mevcut tetikleyicilerle (obsesyonlar ve kompulsiyonlar) başlar, ardından gelecek şablonu ve son olarak geçmiş rahatsız edici anılarla devam eder.

Uzaklaştırma Yaklaşımı (Distancing Approach)

Bu yöntem, kişinin düşüncelerine, duyumlarına ve dürtülerine karşı detaylı bir gözlemci olmayı öğrenmesini hedefler.

OKB ve Travma İlişkisi

Araştırmalar, OKB’li bireylerde travma öyküsünün genel popülasyona göre %30-82 arasında daha yüksek olduğunu göstermektedir. Bu durum, EMDR’nin OKB’de etkili olmasının altında yatan temel nedenlerden biridir. Çocukluk döneminde yaşanan travmatik deneyimler, erişkinlikte OKB belirtilerinin şiddetini artırabilir.

Travma Türleri ve OKB

  • Fiziksel istismar
  • Duygusal ihmal
  • Kişilerarası travmalar
  • Kazalar ve doğal afetler
  • Zorbalık deneyimleri

Kimler İçin Uygun?

EMDR terapisi özellikle şu durumlarda etkili olabilir:

Travma Öyküsü Olan OKB Hastaları

Geçmişte travmatik deneyimler yaşamış ve geleneksel yöntemlere yanıt vermeyen hastalar için umut vericidir.

Geleneksel Yöntemlere Direnç Gösteren Hastalar

ERP veya ilaç yaklaşımlarından yetersiz fayda gören bireyler için alternatif bir seçenek sunar.

Hızlı Sonuç Arayan Bireyler

Kısa süreli müdahale ihtiyacı olan ve yoğun belirtileri olan hastalar için uygun olabilir.

Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar

Uzman Değerlendirmesi Gerekliliği

EMDR uygulaması öncesinde ayrıntılı psikiyatrik değerlendirme ve tanısal netliğin sağlanması kritik önem taşır.

Kombinasyon Yaklaşımları

Bazı durumlarda EMDR’nin diğer yaklaşımlarla (BDT, grup yaklaşımları) kombine edilmesi daha etkili sonuçlar verebilir.

Süreç Yönetimi

Her hastanın bireysel ihtiyaçları farklı olduğundan, yaklaşım kişiye özel planlanmalıdır.

Gelecek Araştırmaları ve Beklentiler

EMDR’nin OKB’deki etkinliği konusunda umut verici bulgular olmakla birlikte, daha geniş örneklemli randomize kontrollü çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır. Gelecek araştırmalar şu alanlara odaklanmalıdır:

  • Farklı OKB alt tiplerinde etkinlik
  • Uzun dönem takip sonuçları
  • Optimal seans sayısı ve sıklığı
  • Hangi hastaların daha iyi yanıt verdiği
  • Kombinasyon yaklaşımlarının optimizasyonu

Sonuç

EMDR terapisi, OKB belirtilerinin çalışmasında geleneksel yaklaşımlara etkili bir alternatif sunmaktadır. Özellikle travma öyküsü olan hastalar ve geleneksel yöntemlere yanıt vermeyen bireyler için umut verici sonuçlar göstermektedir. Kısa süreli, etkili ve kalıcı sonuçlar sağlayan bu yaklaşım, OKB sahasında yeni ufuklar açmaktadır.

Bununla birlikte, her bireyin kendine özgü ihtiyaçları olduğu unutulmamalıdır. EMDR uygulaması, kapsamlı bir değerlendirme sonrasında ve uygun koşullarda yapılması gereken profesyonel bir müdahaledir.

Ancak, bu yaklaşımlar bireysel olarak değil, uzman bir hekim kontrolünde ve yönlendirilmesiyle uygulanmalıdır. Psikolojik destek çalışmaları yalnızca alanında uzmanlaşmış klinik psikologlar tarafından yürütülmeli, fizyolojik yöntemler ise ilgili sağlık profesyonellerinin önerileri doğrultusunda değerlendirilmelidir.


Kaynakça

Cengiz, S., & Peker, A. (2020). Obsesif kompulsif bozuklukta EMDR terapinin etkisi: Olgu sunumu. Türk Eğitim Bilimleri Dergisi, 18(1), 201-217.

Keenan, P., Farrell, D., Keenan, L., & Ingham, C. (2018). Treating obsessive compulsive disorder (OCD) using eye movement desensitisation and reprocessing (EMDR) therapy: An ethno-phenomenological case series. International Journal of Psychotherapy, 22(3), 74-91.

Krentzel, C. P., & Tattersall, J. (2024). The distancing approach: A comprehensive eye movement desensitization and reprocessing psychotherapy for obsessive-compulsive disorder. Journal of EMDR Practice and Research, 18(1), 5-17.

Marsden, Z., Lovell, K., Blore, D., Ali, S., & Delgadillo, J. (2018). A randomized controlled trial comparing EMDR and CBT for obsessive-compulsive disorder. Clinical Psychology and Psychotherapy, 25(1), 10-18.

Nazari, H., Momeni, N., Jariani, M., & Tarrahi, M. J. (2011). Comparison of eye movement desensitization and reprocessing with citalopram in treatment of obsessive-compulsive disorder. International Journal of Psychiatry in Clinical Practice, 15(4), 270-274.

Potik, D., Moghrabi, F., & Schreiber, S. (2020). Case report: Pharmacotherapy and EMDR psychotherapy as an effective treatment for OCD imagery in a patient with a psychotic disorder. Israel Journal of Psychiatry and Related Sciences, 57(1), 47-54.

Shapiro, F. (2001). Eye movement desensitization and reprocessing (EMDR): Basic principles, protocols, and procedures (2nd ed.). Guilford Press.

Tattersall, J., & Krentzel, C. P. (2021). Examination of initial evidence for EMDR as a treatment for obsessive-compulsive disorder. Journal of EMDR Practice and Research, 15(3), 167-179.