Prof. Dr. Kürşat Şahin Yıldırımer
Sosyoloji Psikoloji Akademisyeni
Prof. Dr. Kürşat Şahin Yıldırımer
Sosyoloji Psikoloji Akademisyeni
Blog & Duyurular

EMDR Nedir? Travma Terapisi Sürecini Adım Adım Anlamak

23 Şubat 2025 Blog
EMDR Nedir? Travma Terapisi Sürecini Adım Adım Anlamak

EMDR terapisi nedir günümüzde sıkça sorulan bir sorudur. EMDR yani (Eye Movement Desensitization and Reprocessing), Türkçede “Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme” olarak bilinen, özellikle travma temelli sorunların çözümünde kullanılan etkin bir terapi yöntemidir. Günümüzde giderek daha fazla tanınmaya başlayan bu yöntem, çocukluk ve ergenlik dönemi travmalarından yetişkinlikte ortaya çıkan kaygı ve depresyona kadar pek çok farklı alanda uygulanabilir. Psikolojik danışmanlık süreçlerinde önemli bir yer edinen EMDR, danışanın beynindeki olumsuz anıları yeniden işlemesine ve bu anıları duyarsızlaştırarak iyileştirmesine yardımcı olur. Özellikle ergenlik döneminde psikolojik danışmanlık hizmeti alan bireyler için EMDR, travma odaklı terapi ihtiyacını karşılamada etkili bir yaklaşım sunar.

EMDR (Eye Movement Desensitization and Reprocessing) Nedir ve Nasıl Gelişmiştir

EMDR, 1987 yılında Amerikalı psikolog Dr. Francine Shapiro tarafından keşfedilmiştir. Dr. Shapiro, göz hareketlerinin rahatsız edici düşüncelerin yarattığı duygusal yükü azaltabileceğini fark ettikten sonra bu gözlemini bilimsel protokollerle birleştirmiştir. Böylece, travmatik anıların ve bu anılara bağlı semptomların azaltılmasında yol gösterici olan EMDR yöntemi geliştirilmiştir. Günümüzde EMDR, travma terapisi alanında en çok araştırılan ve kanıta dayalı verilerle desteklenen psikolojik danışmanlık yaklaşımlarından biridir.

Travma Terapisi ve Beynin İşleyişi

Travma, bir kişinin fiziksel veya duygusal açıdan aşırı tehdit altında hissettiği ve baş etmekte zorlandığı olaylar ya da deneyimler olarak tanımlanır. Travmatik deneyim yaşandığında beynin hafıza merkezleri, korku ve endişe duygularıyla yüklü bu anıları gerektiği şekilde işleyemez ve saklayamaz. Sonuç olarak, kişi gündelik yaşamında bu anıların zihnine sık sık davetsizce geldiğini hissedebilir. Travma terapisi özellikle ergenlik döneminde gereklidir. Bu tür olumsuz deneyimlerin uzun vadede etkili olabileceği hassas bir süreç olup psikiyatri yönlendirmesi ve kontrolü ile klinik psikolog tarafından yapılmalıdır. Bu nedenle ergenlik döneminde psikolojik danışmanlık almayı gerektirecek durumlar sıklaşabilir. EMDR terapisi, beynin bu travmatik anıları yeniden işlemesine imkân tanıyarak olumsuz duygu ve düşünceleri yatıştırmaya yardımcı olur.

EMDR Terapisi Süreci Adım Adım

EMDR terapisi, genellikle sekiz aşamalı bir protokolle gerçekleştirilir. Her aşama, danışanın travmatik anıyı nasıl deneyimlediğini ve bu anıyla nasıl başa çıkacağını düzenlemeye yöneliktir. Bu süreç, ergenlik dönemi veya yetişkinlik döneminde yaşanan travmalar için de büyük oranda benzer şekilde işler. Ancak ergenlik döneminde psikolojik danışmanlık söz konusu olduğunda, terapistin ergenin gelişimsel özelliklerine özel bir yaklaşım benimsemesi önemlidir.

  1. Danışanın Hikâyesini Anlama ve Planlama: İlk aşamada terapist, danışanın yaşadığı olaylar hakkında ayrıntılı bir öykü alır. Bu aşama, ergenlik dönemi gibi özel dönemlerde yaşanan zorlukları ya da travmaları belirlemeye ve terapinin hedeflerini netleştirmeye yöneliktir. Danışanın duygu durumu, kaygı seviyesi ve travmatik anıları ele alınır. Psikolojik danışmanlık süreci içerisinde bu ilk görüşmeler, danışanla güven ilişkisinin kurulmasında kritik öneme sahiptir.
  2. Hazırlık Aşaması: Bu aşamada danışana EMDR hakkında bilgi verilir ve terapötik ilişki güçlendirilir. Danışan, göz hareketlerinin veya alternatif uyaranların (ses ya da dokunsal uyaran) terapi sürecinde nasıl kullanılacağını öğrenir. Hazırlık aşaması, özellikle ergenlik döneminde psikolojik danışmanlık alan bireyler için çok değerlidir. Çünkü ergenlerin merak duygusu yüksek olabilir ve süreçle ilgili soru işaretleri taşıyabilirler. Onlara ne olacağını bilmek ve kontrolün kendilerinde olduğunu hissetmek, terapinin başarı şansını artırır.
  3. Değerlendirme Aşaması: Değerlendirme aşamasında danışanın hedef alacağı travmatik anı veya olumsuz inanç belirlenir. Terapist, danışanın söz konusu anıya dair en rahatsız edici görüntü, duygu ve bedensel duyumları saptar. Aynı zamanda danışanın kendisiyle ilgili negatif inançlarını ve bu inançların yerine getirmek istediği olumlu inançları da tespit eder. Örneğin, “Ben değersizim” gibi olumsuz bir inancın yerine “Ben değerliyim” gibi daha yapıcı bir düşünce yerleştirilmesi amaçlanır.
  4. Duyarsızlaştırma Aşaması: Bu aşama, EMDR’ın en önemli bölümlerinden biridir. Danışan, belirlenen travmatik anıyı yeniden hatırlarken terapistin yönlendirdiği göz hareketlerini veya diğer uyaranları takip eder. Bu sırada beyin, anıya eşlik eden yoğun duygusal reaksiyonları yeniden işler ve giderek duyarsızlaşır. Ergenlik döneminde psikolojik danışmanlık alan gençler için bu aşama, travmanın yarattığı yükü azaltarak daha sağlıklı bir duygu düzenlemesine fırsat tanır.
  5. Olumlu İnancı Yerleştirme: Duyarsızlaştırma süreciyle olumsuz duygular azaldıktan sonra, danışanın kendisi hakkındaki olumlu inançlarının pekiştirilmesine odaklanılır. Terapist, danışanın seçtiği olumlu düşünceyi yeniden harekete geçirir ve göz hareketleri eşliğinde bu inancı daha güçlü hale getirmeye çalışır. Bu aşama, bireyin özgüveninin artmasına ve sağlıklı düşünce kalıplarının oluşmasına katkıda bulunur.
  6. Beden Taraması: Olumlu inancın güçlendirilmesinden sonra danışana, travmatik anıyı düşünerek bedensel olarak nasıl hissettiği sorulur. Vücuttaki gerginlik, ağrı veya rahatsızlık olup olmadığına bakılır. Eğer hala bedensel bir tepki mevcutsa, yeniden göz hareketleri veya dokunsal uyaranlarla bu tepkinin azalması hedeflenir. Özellikle ergenlik dönemi gibi hormonel ve duygusal değişimlerin yoğun olduğu bir süreçte, bedensel tepkilerin fark edilmesi ve giderilmesi önemlidir.
  7. Kapanış: Terapi seansı, danışanın duygusal olarak güvende hissetmesiyle sonlandırılır. Eğer seans sırasında güçlü duygular ortaya çıkmışsa, danışanın rahatlaması için çeşitli gevşeme teknikleri veya kısa bir sohbet kullanılabilir. Ergenler için bu aşama, süreç boyunca hissettikleri duygu ve düşünceleri özetlemelerine ve bir sonraki seansa hazırlanmalarına imkân tanır.
  8. Yeniden Değerlendirme: EMDR terapisi birkaç seans boyunca sürebilir. Her yeni seansta terapist, danışanın önceki seansta çalışılan anıyı tekrar gözden geçirir. Anıya dair duygusal tepkinin ne durumda olduğu ve değişip değişmediği tespit edilir. Psikolojik danışmanlık çerçevesinde bu düzenli kontrol, terapinin etkinliğini artırır ve gerektiğinde yeni hedeflerin belirlenmesine yardımcı olur.

EMDR’nin Ergenlik Döneminde Psikolojik Danışmanlık İçin Önemi

Ergenlik dönemi, kimlik gelişimi ve sosyal ilişkilerin şekillendiği, aynı zamanda duygusal dalgalanmaların sık yaşandığı bir süreçtir. Bu dönem içerisinde travmatik deneyimler bazen travma terapisi dediğimiz şeyi gerektirebilir, kişinin gelecekteki yaşamında kalıcı izler bırakabilir. EMDR, ergenlik döneminde psikolojik danışmanlık almak isteyen gençlerin bu olumsuz deneyimleri daha hızlı ve derinlemesine işlemesine yardımcı olur. Danışan, sorunlu anıları gözden geçirirken aynı zamanda kendine ilişkin olumlu bir bakış açısı geliştirmeyi öğrenir. Böylece travmanın yarattığı kendine güvensizlik veya kaygı duyguları hafifler ve genç birey, gelecekte sağlıklı baş etme stratejileri edinmiş olur.

EMDR’nin Avantajları

EMDR terapisi, geleneksel konuşma terapilerine kıyasla daha kısa sürede etkili sonuçlar verebilir. Travma odaklı olduğu için özellikle çocukluk ya da ergenlik dönemi travmalarına hızlı bir şekilde müdahale edebilir. Ayrıca, danışanın her seans sonunda kendi duygu durumunu daha yakından takip etmesi sağlanır ve bu da iyileşme sürecinin ölçülebilir hale gelmesine katkıda bulunur. Psikolojik danışmanlık kapsamında uygulandığında, danışan ve terapist arasındaki iş birliğinin güçlenmesi süreci daha verimli kılar.

Sonuç

EMDR, travma temelli sorunları olan bireyler için oldukça etkili bir terapi yöntemidir. Özellikle ergenlik döneminde psikolojik danışmanlık sürecine entegre edildiğinde, gençlerin duygusal ve bilişsel gelişimlerine önemli ölçüde destek sağlayabilir. Bu yaklaşım, travmatik anıları yeniden işleyerek olumsuz duyguları azaltır, özgüven ve olumlu düşünce kalıplarını güçlendirir. Geleceğe daha sağlam adımlarla ilerlemek isteyen ergenlerin veya yetişkinlerin, uzman bir terapistin rehberliğinde EMDR’den yararlanması, psikolojik sağlamlığı artırmak adına değerli bir tercih olabilir.

EMDR terapisi, travma odaklı bir yöntem olup, en etkili şekilde uygulanabilmesi için psikiyatrist ve klinik psikolog iş birliği içinde yürütülmelidir. Psikiyatrist, danışanın psikiyatrik değerlendirmesini yaparak uygun yönlendirmede bulunmalı, klinik psikolog ise terapi sürecini etik ve bilimsel çerçevede yönetmelidir. Bu disiplinler arası yaklaşım, terapinin etkinliğini artırarak danışanın psikolojik iyileşme sürecini destekler.

Kaynakça (APA)

  • Shapiro, F. (2018). Eye Movement Desensitization and Reprocessing (EMDR) Therapy: Basic Principles, Protocols, and Procedures (3rd ed.).
  • The Guilford Press. van der Kolk, B. (2014).
  • The Body Keeps the Score: Brain, Mind, and Body in the Healing of Trauma. Viking.