Prof. Dr. Kürşat Şahin Yıldırımer
Psikoloji; İletişim, İlişkiler
Prof. Dr. Kürşat Şahin Yıldırımer
Psikoloji; İletişim, İlişkiler
Blog & Duyurular

Yaygın Anksiyete Bozukluğu: Belirtileri, Nedenleri ve Başa Çıkma Yolları

16 Haziran 2025
Yaygın Anksiyete Bozukluğu: Belirtileri, Nedenleri ve Başa Çıkma Yolları

Yaygın Anksiyete Bozukluğu (YAB), bireylerin günlük yaşam aktivitelerini olumsuz etkileyen ve uzun süre devam eden bir kaygı durumudur. Kimi zaman göz ardı edilen bu psikolojik durum, “aşırı endişe hali”, “kontrol edilemeyen kaygı” ve “sürekli huzursuzluk hissi” gibi belirtilerle kendini gösterir. Bu yazıda, YAB’nin belirtileri, nedenleri ve başa çıkma yolları detaylı bir şekilde incelenecektir.

Yaygın Anksiyete Bozukluğunun Tanımı

Yaygın Anksiyete Bozukluğu, DSM-5’e göre en az altı ay süreyle ortaya çıkan, bireyin birden fazla olay ya da etkinlikle ilgili aşırı ve kontrol edilemeyen kaygı duyması durumudur. Bu bozukluk, bireylerin fiziksel ve duygusal sağlığını ciddi şekilde etkileyebilir. Tanı koymak için bu belirtilerin yaşamın her alanında işlevselliği bozması gerekmektedir.

Anahtar Belirtiler

1. Aşırı Endişe Hali

YAB olan bireyler, günlük yaşamlarında karşılaştıkları olaylara karşı orantısız bir endişe duyarlar. Bu endişeler genellikle gerçeklikten kopuktur ve bireyin mantık yürütmesini engelleyebilir. Kişiler, sağlık, aile, iş, okul gibi konular hakkında sürekli bir tehdit algısıyla yaşarlar.

2. Kontrol Edilemeyen Kaygı

Kaygının birey tarafından bastırılamaması, sosyal işlevselliğin bozulmasına neden olur. Kaygı, zamanla bireyin günlük karar alma yetisini etkiler. Kişi, kaygısını kontrol altında tutamadığı için ikili ilişkilerde, iş ortamında ve aile yaşamında zorlanabilir.

3. Fizyolojik Uyarılma Belirtileri

YAB sadece psikolojik değil, fizyolojik semptomlarla da kendini gösterir. En yaygın fizyolojik belirtiler aşağıdaki tabloda özetlenmiştir:

BelirtiAçıklama
Kas GerilimiÖzellikle omuz, boyun ve sırt bölgesinde ağrı
TerlemeNedensiz yere sık terleme durumu
Hızlı Kalp Atışı (Taşikardi)Panik atak benzeri hislerle birlikte görülür
Uyku BozukluklarıUyuyamama ya da sık uyanma
Mide-bağırsak problemleriİshal, kabızlık, mide bulantısı gibi sorunlar

4. Sürekli Huzursuzluk Hissi

Kimi zaman belirli bir neden olmaksızın birey kendisini diken üstünde hisseder. Bu, sosyal ortamlarda çekingenliğe ve sosyal geri çekilmeye neden olabilir. Kişiler çoğu zaman dış uyaranlara karşı aşırı duyarlıdır ve herhangi bir değişiklikte iç huzursuzluk yaşarlar.

5. Günlük İşlevsellikte Bozulma

YAB’nin etkileri sadece ruhsal değil, aynı zamanda mesleki ve sosyal yaşamda da belirgin bozulmalara yol açar. Bireyler iş performansında düşüş yaşar, sosyal ilişkilerinde zorluk çeker. Bu durum, kişinin yaşam kalitesini önemli ölçüde düşürür.

Yaygın Anksiyete Bozukluğunun Nedenleri

Genetik Faktörler

Araştırmalar, YAB gelişiminde genetik yatkınlığın etkili olduğunu göstermektedir. Ailede anksiyete bozukluğu geçmişi olan bireylerde risk daha yüksektir.

Beyin Kimyası

Serotonin, dopamin ve norepinefrin gibi nörotransmitterlerin dengesizliği, anksiyete belirtilerinin ortaya çıkmasında rol oynar. Bu kimyasal dengesizlik, bireyin stresle başa çıkma becerilerini zayıflatır.

Çevresel Etkenler

Travmatik ya da stresli yaşam olayları, iş kaybı, yakın birini kaybetme gibi durumlar YAB’yi tetikleyebilir. Ayrıca, çocuklukta yaşanan istismar, ihmal veya travmalar da bu bozukluğun gelişmesinde rol oynar.

Kişilik Özellikleri

Mükemmeliyetçi, aşırı hassas ve sorumluluk duygusu yüksek bireylerde YAB gelişme riski daha fazladır. Kendini sürekli olarak yetersiz ve tehdit altında hissetme eğilimleri, bu bozukluğu besler.

Tanı Yöntemleri

YAB tanısı psikiyatrist ya da psikolog tarafından, ayrıntılı bir görüşme ve psikolojik testlerle konulur. DSM-5 tanı kriterleri ölçüt olarak kullanılır. Tanı sürecinde fiziksel sağlık sorunlarının elenmesi amacıyla tıbbi testler de yapılabilir. Bkz: Borderline Kişilik Bozukluğu: İlişkilerde ve Benlikte Çatışmalar

Başa Çıkma Yolları

Psikoterapi

  • Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): Düşünce kalıplarını değiştirerek kaygıyı azaltmayı amaçlar. YAB için en etkili terapi yöntemlerinden biridir.
  • Maruz Bırakma Terapisi: Kaygı uyandıran durumlarla kontrollü şekilde karşılaşılması sağlanır. Bu yöntem, korkularla başa çıkmayı öğrenmede etkilidir.

Farmakoterapi

  • SSRI ve SNRI grubu ilaçlar: Serotonin düzenleyici etkisiyle semptomları azaltır. Örneğin; sertralin, paroksetin, venlafaksin.
  • Benzodiazepinler: Kısa süreli kullanımda semptomları hafifletir ancak bağımlılık riski vardır. Bu ilaçlar sadece kısa vadeli ve doktor gözetiminde kullanılmalıdır.

Yaşam Tarzı Değişiklikleri

  • Düzenli egzersiz: Endorfin salınımını artırarak ruh halini iyileştirir.
  • Uyku hijyeni: Uyku düzeni, anksiyete seviyesini doğrudan etkiler.
  • Sağlıklı beslenme: Kafein ve şeker tüketiminin sınırlandığı dengeli beslenme, fizyolojik uyarıyı azaltabilir.
  • Alkol ve sigaradan uzak durmak: Bu maddeler kısa vadede rahatlatıcı gibi görünse de uzun vadede kaygıyı artırır. Bkz: İyi Hissetmemek ve Kişisel Sınırlar

Destek Grupları ve Farkındalık

Benzer sorunlar yaşayan kişilerle deneyim paylaşımı, yalnızlık hissini azaltabilir. Destek grupları ve online terapiler, bireyin kendisini daha güçlü hissetmesini sağlayabilir.

Kaygıyı Azaltmak İçin Basit Yöntemler

  • Nefes egzersizleri yapın
  • Meditasyon ve mindfulness uygulamaları deneyin
  • Kısa yürüyüşler yaparak ortam değişimi sağlayın
  • Sosyal destek sisteminizi güçlendirin
  • Günlük tutarak duygularınızı dışa vurun
  • Zihinsel şefkat geliştirin
  • Profesyonel yardım almaktan çekinmeyin

Önleme ve Erken Müdahale

YAB’nin etkilerini azaltmanın en etkili yollarından biri erken müdahaledir. Semptomlar hafif düzeydeyken başlatılan psikoterapi ve yaşam tarzı değişiklikleri, bozukluğun ilerlemesini engelleyebilir. Okullarda ve iş yerlerinde ruh sağlığı farkındalığını artırmak da önemli bir önleyici stratejidir.

Sonuç

Yaygın Anksiyete Bozukluğu, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde ciddi etkileri olan bir ruhsal bozukluktur. “Aşırı endişe hali”, “kontrol edilemeyen kaygı”, “fizyolojik uyarılma belirtileri”, “sürekli huzursuzluk hissi” ve “günlük işlevsellikte bozulma” gibi belirtilerle kendini gösteren bu durum, erken tanı ve etkili müdahale ile kontrol altına alınabilir.

Ancak, bu yaklaşımlar bireysel olarak değil, uzman bir hekim kontrolünde ve yönlendirilmesiyle uygulanmalıdır. Psikolojik destek çalışmaları yalnızca alanında uzman klinik psikologlar tarafından yürütülmeli, fizyolojik yöntemler ise ilgili sağlık profesyonellerinin önerileri doğrultusunda değerlendirilmelidir. Bkz: Tükenmişlik Sendromu Nedir ve Ayak Masajı Etkisi

Kaynakça

  1. American Psychiatric Association. (2013). Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders (5th ed.).
  2. Barlow, D. H. (2002). Anxiety and Its Disorders: The Nature and Treatment of Anxiety and Panic. Guilford Press.
  3. Hofmann, S. G., Asnaani, A., Vonk, I. J., Sawyer, A. T., & Fang, A. (2012). The Efficacy of Cognitive Behavioral Therapy: A Review of Meta-analyses. Cognitive Therapy and Research, 36(5), 427–440.
  4. National Institute of Mental Health. (2022). Generalized Anxiety Disorder. Retrieved from [https://www.nimh.nih.gov/]
  5. Kessler, R. C., et al. (2005). Prevalence, severity, and comorbidity of 12-month DSM-IV disorders in the National Comorbidity Survey Replication. Archives of General Psychiatry, 62(6), 617–627.